Berfin Elif ŞAHİN
Bu ay gezi rotamız aslında herkesin bildiği ama gitmeye üşendiği, karmaşadan kendine vakit ayırmadığı ama gözünün önünde bütün güzellikleriyle bizi kucaklayan Büyükada.
Herkesin deniz kum güneş üçlemesi için yazın dikkatini çeken Büyükada’ya gitmek için bizler yağmurlu ve kapalı bir havayı tercih ettik. Bize inanın yağmurlu havası bile güzel. Büyükada’ya gelip vurulmamak “keşke şurada bir evimiz olsa” dememek elde değil. Gelin şimdi size bütün özellikleriyle Büyükada’yı anlatalım.
Büyükada’ya Ulaşım
Tabii ki Büyükada’ya gitmek için deniz ulaşım yollarını kullanacaksınız. İyi ki gitmesi meşakkatli de burayı kimse doldurmuyor diyeceksiniz. Yakın illerden gelecek olan veya İstanbul’da ikamet edenler için adaya gitmenin 3 durağı var. Kadıköy, Bostancı ve Kabataş vapur durakları. Kalkış ve varış saatleri için internet sitesini ziyaret edebilirsiniz.
Vapurlar diğer büyük 3 adaya uğradıktan sonra Büyükada durağında sizi bırakıyor. Kişisel deneyimlerimizi aktarırsak kışın hava yağmurlu iken gittiğimiz için vapur biraz çarpabiliyor ama buna değer. O deniz havası suratınıza çarptığında ben ne için yaşıyorum diye kendinizi sorguladığınız oluyor. Bize inanın öyle. Büyükada’ya vapurdan başka gitme yolu olmadığı için “eee arabasız nasıl yapacağız” diyebilirsiniz. Yakın tarihe kadar fayton kullanılıyordu. Büyükada’yı gezip gördükten sonra atlara o kadar üzüleceksiniz ki içiniz parçalanacak. Fayton kullanımı iptal olduktan sonra İstanbul Büyükşehir Belediyesi küçük şehir arabaları üretmiş. Akbil aracılığı ile rahatlıkla kullanım sağlayabiliyorsunuz ve çok pratik olacağını düşünüyoruz. Sadece 5-6 kişinin binebileceği küçük arabalar ya da sizin kendi kişisel tercihinize kalmış. Adada bireysel olarak kiralayabileceğiniz maksimum 4 kişilik elektrikli arabalar da mevcut. Instagram’da sürekli fotoğraf paylaşmayacaksanız eğer size bir önerimiz daha var. Bisiklet. Ada’nın belirli noktalarından bisiklet kiralayabileceğiniz noktalar da var ama sizi şimdiden uyaralım iyi bir kas yapınız olmalı çünkü ada tamamen yokuşlardan oluşuyor.
Büyükada’da Nerede Kalınır?
Aslında adaya ayak basar basmaz “ben otel filan istemem buradan evim olsun” fikrine kapılacağınızı daha şimdiden söylüyoruz. Biz yine de size kalabileceğiniz çeşitli yerlerden bahsedelim. Ada’ya ayak bastığınızda daha limanda iken gözünüze mutlaka çarpacak bir otel olacak. İşte o otel aslında çok değerli. Atatürk adaya geldiğinde o otelde konaklamış ayrı bir havası var o yüzden.
Genellikle butik otelleri barındıran Büyükada’nın her köşesinde çeşitli seyahat sitelerinden kalacak yer bulabilirsiniz. Yok ben otelde değil ev rahatlığı istiyorum derseniz eğer internette evlerini kiralayan yerlilere de ulaşabilirsiniz. Nerede kalacağınız sorusunu size bırakıp gezilecek yerleri size anlatmaya başlayalım.
Büyükada’da Gezilecek Yerler
Büyükada’yı gezmek öyle dar vaktiniz var ise yani günübirlik gidip dönecekseniz yorucu oluyor bizden söylemesi. Çünkü öyle kuru kuruya gezilecek görülecek bir yer değil burası. Havasını solumanız o anın içine kendinizi bırakmanız gerekiyor. Biz şimdiden söyleyelim de. İçinizde sürekli aynı soru dolaşacak “Burası İstanbul ama neden bu kadar huzurlu?” Bu sorudan kastım şu şekilde hemen açıklayayım. O kadar sakin o kadar dingin bir ada ki insanların burada hayatlarını yaşadığını sizde fark edeceksiniz. Birçok yazar eserlerinin daha iyi olabilmesi için adalara kapandığını söylememize gerek yok sanırım. Bu arada lütfen adada konaklayacaksanız yanınızda mutlaka kulaklık ve kitabınız olsun. 2 günlüğüne de olsa maillerinize göz atmayın kendinize zaman ayırın. Bu kişisel önerilerden sonra gelin Büyükada’da gezilecek neresi varmış bir göz atalım.
Aya Yorgi Kilisesi
En turistik aktivitelerden bir tanesi olan Aya Yorgi Kilisesi eşsiz güzellikleri ile adanın tepesinde sizi bekliyor. Bu arada gerçekten adanın tepesi en tepesi. Sakın ha yokuşun başında “ya yürüyelim bak temiz hava orman iyi gelir ciğerlerimiz açılır” demeyin. Biz öyle yaptık yukarı çıktığımızda bacaklarımız bize küsmüştü.
Hristiyanlar tarafından önemli bir yere sahip olan Aya Yorgi Kilisesi Türkiye’deki en önemli haç noktalarından birisi olarak kabul ediliyor. Ortodokslar için önemli olan 23 Nisan tarihinde ada dolup taşıyor.
Kiliseye çıktığınızda sizi karşılayacak olan manzara o kadar yokuşu çıktığınıza değecek. Kilise saat 16:00’da kapanıyor. İçerisinde fotoğraf çekmek yasak ama siz yine de instagram için post çekmeyi bir kenara bırakın ve anın tadını çıkarın.
Büyükada Rum Yetimhanesi
Aya Yorgi Kilisesi’ne çıkarken yol ayrımına geldiğinizde sağınızda bu virane sizi karşılıyor. Bu bina aslında ilk yapıldığında otel olarak inşa edilmiş olsa da çeşitli izinler dolayısıyla otel olarak hizmet veremeyip satışa çıkarılıyor ve yetimhane olarak hizmet vermeye başlıyor. Şu an Avrupa’nın en büyük ahşap evini gidip gördüğünüzde çok ürkütücü gelecek size ilk başta çünkü üzerinden seneler geçmiş olduğu için maalesef harabe halde ama yine de gidip görmenizde fayda var. Bu harabeliği yüzünden içeriye girip görmek mümkün değil sadece uzaktan görebilirsiniz. Bu yapıyı gördüğünüzde ne hikayeler barındırmıştır burası diyeceğinize eminiz.
Büyükada’da Yeme İçme
Büyükada yemek bakımından çok zengin bir yer. Ada olduğu için en ünlü yiyeceği tahmin edebileceğiniz gibi tabii ki balık. Rakı, balık ve meze üçlemesini bulabileceğiniz çeşitli mekanlar var. Mekanların haricinde adaya özgü olan yiyecekleri sıralayacak olursak eğer soya soslu balık salatası, lakerda, ıspanak püresi, soya soslu balık salatası, asma yaprağında sardalya, zeytinyağlı enginar, çiroz salatası, kabak kızartması, portakallı pırasa, kavurma balık ve fusulaki bombalaki Büyükada’da denenmesi gereken lezzetler arasında. Okuduktan sonra en dikkat çeken yemeklerden bir tanesi fusulaki bombalaki diye düşünüyoruz. Bizim de ilk okuduğumuzda kafamızda hiçbir şey canlanmadı. Merak edip sorduğumuzda bambaşka bir lezzet çıktı karşımıza. Tam adındaki gibi bomba gibi bir yemek. Zamanında buranın yerlilerinin bulduğu bir tarif diyebiliriz. Salça soğan ve iri fasulyelerin birleşimi müthiş bir meze gibi gözüküyor bizden söylemesi. Gittiğinizde mutlaka denemenizi tavsiye ederiz.
Size önerimiz mutlaka ama mutlaka bir hafta sonunuzu ayırın ve bu güzelliğe kendinizi bırakın. Yağmuru güzel güneşi güzel ortamı güzel… Son olarak giderken yanınıza kedi köpek maması götürmeyi unutmayın.
Büyükada’dan döndüğünüzde kendinizi oradan ev bakıyorken bulacağınıza eminiz 😊