Takipçileri, Damla Bozkurt’la yeni mekanlar keşfetmeye devam ediyor.
Blogger ve influencer Damla Bozkurt, Cunda Adası’nın ardından Alaçatı ve Urla’da takipçileri için yeni mekanları deneyimliyor, bilgi paylaşımında bulunup öneriler sunuyor.
Sosyal medya hesaplarından paylaşım yapan Bozkurt, konaklama yerleri dışında tarih severlerin ilgisini çekebilecek yerleri ve o bölgeye has unsurları da çekimlerine eklemeyi ihmal etmiyor.
Alaçatı’nın turkuazı, taş evleri, koyları ve sörfü…
Alaçatı paylaşımları yapmaya başlayan Bozkurt, “Alaçatı denilince hepimiz burasıyla özdeşleşmiş turkuazı hatırlarız. Bir süre takipçilerimle o turkuazı paylaşmak için geldim. Sadece renkleri değil, biliyorsunuz rüzgar sörfü ile de meşhur bir yer Alaçatı. Taş evleri, eğlence mekanları, lezzetlerinin yanı sıra sörf için de tercih edilen yerlerden biri burası. Her ne için gelirlerse gelsinler takipçilerim için konaklama mekanları ile birlikte çok yönlü çekimler yapmak ve paylaşmak istiyorum” ifadelerini kullandı.
Alaçatı’nın kendisine has bir dokusu olduğunu vurgulayan Bozkurt, “Tüm güzellikleri bir yana, hepimiz belli bir süre gezip gördükten sonra illa ki huzurla dinlenmek, havuz başında vakit geçirmek istiyoruz. Alaçatı’nın kendine has taş ev dokusundaki otelleri, aradığınız huzur ve güveni size sağlıyor. Önerilerimi @damlabozkurt_blogger hesabımdan takip edebilirsiniz” dedi.
Festival cenneti Urla
Alaçatı’nın ardından Urla çekimlerine başlayacak olan Damla Bozkurt, “Urla tam bir festival merkezi. Ot Festivali, Oyuk Festivali, Kavun Festivali, Uluslararası Enginar Festivali Urla’yı ziyaret etmek için önemli bir neden. Neredeyse her ay bir festival var Urla’da. Bununla birlikte tarihi dokusu da gerçekten dikkate değer ve mutlaka görülmesi gereken yerlere sahip. Hemen hemen her köyün bir hikayesi var. Tüm bunlar ve daha fazlası için Urla gezisi yapmak isteyen takipçilerime, konaklama deneyimlerimi aktarıp fotoğraflamaya devam edeceğim” diyerek önem verdiği detaylar doğrultusunda paylaşımda bulunacağını vurguladı.
Cunda’da güzel günler geçirdiğini söyleyen Bozkurt, “Cunda, benim ve ailem için çok güzel dostlukların geliştiği unutulmayacak bir durak oldu. Gittiğimiz yerlerden çok memnun kalarak ne yazık ki seyahat planımız gereği ayrılmak zorunda kaldık. Aynı şekilde Alaçatı ve Urla’da da benzer duyguları yaşayacağıma inancım sonsuz. Gerçek deneyimlerimi aktardığımı bildikleri için takipçilerim de güvenle deneyimleyebilir” dedi.
