Venedik, muazzam güzellikte ve tarihi öneme sahip bir şehirdir, ancak aynı zamanda benzersizdir ve İtalya’daki diğer hiçbir şehir gibi değildir. Kuzey İtalya’nın Veneto Bölgesi’nin başkenti olan Venedik, aslında bir dizi köprüyle birbirine bağlanan ve bir kanal ağıyla ayrılan 117 küçük adadan oluşuyor. Venedik, ülkenin en çok ziyaret edilen turistik yerlerinden biridir.
Ortaçağ ve İtalyan Rönesansı sırasında Venedik son derece güçlü bir kaleydi ve önemli bir finans ve askeri merkez olarak varlığını sürdürdü. Ayrıca, kültürel ve sanatsal açıdan büyük gelişme gösteren ve dünya çapında tanınan bir yerdi.
Bugün ise önemli bir ekonomik merkez olmaya devam ediyor ve dünyanın turizm açısından en popüler şehirlerinden biri – San Marco Bazilikası ve Büyük Kanal gibi görülecek yerler her yıl bu küçük ada grubuna milyonlarca ziyaretçi çekiyor.
İşte Venedik’te yapılacak en iyi şeyler:
- San Marco Bazilikası
Venedik’in en ünlü ve en ünlü binası olan San Marco Bazilikası, kurulduğu 1092’den bu yana zamana direnen ve Kuzey İtalya’daki en önemli dini yapılardan biri olmaya devam eden yüce bir mimari yapıdır.
Ön cephenin süslü detaylarından, heykellerinden, kubbeli tavanın içindeki güzelce boyanmış fresklere ve Bizans sanat eserlerine kadar her yönüyle değerli bir kilisedir.
Piazza San Marco’da bulunan, İtalyan Bizans mimarisinin hayatta kalan en iyi bilinen örneklerinden biri olan bu bazilikaya büyük kanaldan kolayca erişilebilir.
- San Marco Meydanı
San Marco Bazilikası Venedik’teki en ünlü bina, San Marco Meydanı da en ünlü meydandır.
Büyük kanal üzerinde, San Giorgio Maggiore adasının karşısında bulunan bu meydan, Venedik’te büyük önem taşır ve ziyaret etmek için gerçekten muhteşem bir yerdir.
Piazza’yu çevreleyen kemerli yürüyüş yollarına sahip bir dizi süslü bina, onu mükemmel bir şekilde çerçeveliyor.
Ayrıca, St Mark’s Campanile, St Mark’s Bazilikası, Doge Sarayı ve Torre dell’Orologio dahil olmak üzere birçok önemli bina meydanda yer almaktadır.
Bu meydan, Venedik turunuza başlamak ve en etkileyici manzaralarından bazılarını işaretlemek için gerçekten mükemmel bir yerdir.
- Büyük Kanal / Canale Grande
Venedik, şehri oluşturan çeşitli adaları birbirine bağlayan kelimenin tam anlamıyla yüzlerce kanala sahiptir – en büyüğü Canale Grande’dir.
Daha çok bir nehiri andıran bu anıtsal kanal, Venedik’in bir ucundan diğer ucuna geçiyor ve ortasından büyük bir S şeklinde kıvrılıyor.
- yüzyıldan kalma 170’den fazla bina, kanalın kıyılarını çevreliyor ve yüzlerce yıldır şehirde önemli bir su yolu olarak hizmet ediyor.
Genelde insanlar ve turistler kanalın üzerinden değil, kanal boyunca seyahat ettiğinden, büyük kanalı sadece dört köprü kaplamaktadır.
Kanalın bazı bölümleri boyunca yürümeyi, onu çevreleyen binalara hayranlıkla bakmayı ve Venedik’in yoğun su trafiğini izlemeyi düşünün.
- Rialto Köprüsü
Etkileyici Büyük Kanal’da yer alan köprülerden biri olan Ponte di Rialto, şüphesiz en ünlü ve ikonik olanıdır.
Venedik’in San Marco ve San Polo bölgelerini birbirine bağlayan köprü, önemli bir yaya yolu olmakla birlikte, aynı zamanda oldukça popüler bir turistik cazibe merkezidir.
Aslen ahşap bir köprü olan bu yapı, 1524’te yıkılana kadar yüzlerce yıl ayakta kaldı. Bu olaydan sonra, bugün hala ayakta duran süslü bir taş köprü inşa edildi.
Köprünün detayı ve tasarımı tek kelimeyle güzel ve simetrisi büyük kanalı mükemmel bir şekilde çerçeveliyor.
Ayrıca, köprü üzerinde hediyelik eşyadan mücevhere kadar çeşitli ürünlerin satıldığı bir dizi dükkân da var.
- Akademi Galerileri / Gallerie dell’Accademia
Grande Kanalı üzerindeki Ponte dell’Accademia’nın karşısında yer alan bu müze, 19. yüzyıl öncesi güzel bir sanat koleksiyonuna ev sahipliği yapıyor ve Bellini, Canaletto ve Titian gibi sanatçıların eserlerini barındırıyor.
Galerinin bulunduğu bina daha önce bir manastırdı ve 1700’lerin ortalarından sonlarına doğru müzeye dönüştürüldü.
Rönesans sanatını ve ikonik şaheserleri sevenler için bu galeri çok iyi örnekler sunar.
Muhtemelen en iyi bilinen eseri, insanın ideal oranlarını gösteren Da Vinci’nin Vitruvius Adamı’dır.
Dikkate değer diğer eserler arasında Tintoretto’nun Dirilişi, Titian’ın Bakire ve Çocuk ve Veronese’nin İnebahtı Savaşı yer alır.
- Venedik Lidosu
Dinlenmek ve turistlerin büyük çoğunluğundan uzaklaşmak için bir yer arıyorsanız, gidilecek yer Lido.
Bu ayrı ada, Venedik ile Adriyatik Denizi arasında bir bariyer oluşturur ve tadını çıkarabileceğiniz uzun bir güzel plaja sahiptir.
Yaklaşık 20.000 nüfusa ev sahipliği yapan Lido’da ayrıca çok sayıda yerleşim alanı, mağaza, restoran ve otel bulunmaktadır.
Venedik’in merkezine çok daha sakin, rahat ve huzur hissettiren Lido, gerçek bir kaçış yeridir ve büyük kanalı çevreleyen yoğun caddeler ve su yollarıyla tam bir kontrast sağlar.
- Doges Sarayı
Bazilika ve Campanile dışında Venedik’teki en ünlü binalardan biri olan Doges Palace, San Marco Meydanı’nda da yer alır ve büyük kanala bakar.
Bu süslü saray tek kelimeyle çarpıcıdır ve ön cephesi, bir dizi elmas desenli beyaz taştan yapılmış güzel bir kemerli tasarıma sahiptir.
İçeride, sarayın dış görünümüyle aynı derecede etkileyici ve hepsi orijinal detaylara, mobilyalara ve sanat eserlerine sahip, son derece güzel dekore edilmiş bir dizi oda bulunur.
- Ahlar Köprüsü
Venedik’in görece şemasında sadece küçük bir köprü olmasına rağmen, Ahlar Köprüsü şehrin en çok görüntülenen yapılarından biridir ve önemli bir tarihi simge yapıdır.
Rio di Palazzo’nun üzerinden geçen köprü, Prigioni Nuove’yi Doge Sarayı’na bağlar.
Efsaneye göre suçlular, Saray’dan alınırken yaklaşan cezalarını düşünerek köprü üzerinde Venedik’e son bir kez bakıp iç geçirirlerdi.
San Marco Meydanı’nı ziyaret ederken, bu ikonik köprüye de bir göz atmak mutlak bir zorunluluktur.
- Büyük Kanal’da Vaporetto Deneyimi
Vaporetto, Venedik’teki ana ulaşım şeklidir. Evet, ana istasyona giden bir trene binebilirsiniz ve evet, sokaklarda yürüyerek yürüyebilirsiniz, ancak Venedik’i gerçekten deneyimlemek için sudan deneyimlemelisiniz!
Vaporetto sistemi oldukça verimlidir ve Venedik’in çeşitli adalarına seyahat etmenin en hızlı yollarından biridir.Birden fazla kullanıma izin veren uzatılmış geçişler satın alabilirsiniz, böylece her kullandığınızda bir bilet satın alma konusunda endişelenmenize gerek kalmaz.
Venedik’te geçirdiğiniz süre boyunca mümkün olduğunca Vaporetto’larda seyahat etmeye çalışın ve su trafiğinin, karşılaşacağınız manzaraların ve seslerin tadını çıkarın.
- San Marco Campanile
Venedik’teki en yüksek yapı olan çan kulesi, 98.6 m yüksekliğinde devasa bir yapıdır.
Orijinali 1902’de yıkıldığı için şu an ayakta olan bina, aslında bir rekonstrüksiyondur. Aslen 9. yüzyılda oluşturulan çan kulesi, bir gözetleme kulesi olarak kullanılmıştır.
Kule yıllar boyunca yangın, deprem ve hatta yıldırımlardan zarar görmüştür.
Kırmızı tuğlalı tasarımdan yapılmış ana şaft oldukça basittir, ancak çan muhafazası ve tepe noktası sayısız kemer ve taş işçiliğine sahiptir ve üst kısımda Cebrail’in altın bir heykeli vardır.
- San Giorgio Maggiore
Bu, Venedik’in ana kanallarına bağlı olmayan daha küçük ayrı adalardan biridir.
San Giorgio Maggiore, Venedik Havzası ve Grande Kanalı’na kısa bir mesafede yer alır ve Vaporetto veya özel su taksisi ile ulaşılabilir.
Adada bulunan fantastik San Giorgio Manastırı, San Giorgio Maggiore Kilisesi ve San Marco Meydanı’nda duranı yansıtan büyük çan kulesidir.
Küçük limanda yürüyün ve demirlemiş çeşitli tekneleri görün, muhteşem kilise ve manastırı ziyaret edin ve ana Venedik kentinin muhteşem manzarasını görmek için çan kulesine tırmanın.
- Murano
Murano, Venedik bölgesindeki adalardan bir diğeridir. Burası aslında Venedik’e çok benzer; bir dizi kanal ve köprüyle birbirine bağlanan birkaç küçük adadan oluşur. Murano’nun harika bir çekiciliği vardır ve genellikle Venedik’in ana bölgeleri kadar yoğun değildir.
Bu harika ada kasabası, Basilica dei Santa Maria, Campo Santo Stefano ve Palazzo Da Mula gibi çok sayıda turistik mekana sahiptir.
Ayrıca Murano cam üflemesi ile ünlüdür ve burada kurulan çeşitli fabrikalarda canlı gösteriler görebilirsiniz.
- Santa Maria Assunta Kilisesi
Venedik’in Cannaregio bölgesinde bulunan Santa Maria Assunta Kilisesi, I Gesuiti olarak da bilinen ince bir yapıdır.
Kilisenin ön cephesinde birkaç taş sütun, dini figürlerin süslü heykelleri ve bir dizi karmaşık ayrıntı bulunur. Ana girişte devasa bir bronz kapı vardır.
1729’da inşa edilen bu kilise, Venedik’teki en yeni kiliselerden biridir, ancak yine de önemlidir ve iç mekanda Titian’ın Aziz Lawrence Şehitliği gibi bir dizi etkileyici sanat eseri bulunur.
Ayrıca freskler ve altın detaylar kilisenin tavanını kaplar ve bazı güzel motif sanat eserleri duvarları ve sütunları sıralar.
- Santa Maria della Salute Bazilikası
Muhtemelen Venedik’teki en ünlü ikinci kilise olan Basilica di Santa Maria della Salute, büyük kanalın karşı tarafında kalır.
Barok bir tasarıma sahip olan bu kilise, 1687’de tamamlandı ve Roma Katolik Kilisesi’nin küçük bir bazilikası olarak nitelendirildi.
Büyük Kanal’ın merkezinde yer alan dış cephe, havarilerin dört heykeli ve ufuk çizgisinin üzerindeki ana kubbe kuleleri ile dekore edilmiştir. İç mekân büyük altıgen tasarıma sahiptir ve ışığın içeri akmasına izin verir.
İtalya’daki diğer kiliselerle aynı derecede dekore edilmemiş olsa da, bu bazilika büyük bir simetriye sahiptir
- Torcello Adası
Huzurlu bir kaçış arıyorsanız, Torcello adası tam da bunu sunuyor. Venedik’in ana bölümünün uzak doğusunda bulunan Torcello, Burano’nun arkasında yer alır ve feribotla Venedik’ten yaklaşık 45 dakika uzaklıktadır.
Torcello’nun ana caddesinde yürüyün ve harika bir tasarıma sahip Santa Maria Assunta Kilisesi’ne ulaşana kadar güzel kanalı hayranlık uyandırır.
- Venedik Gettosu
Venedik’teki Yahudi Mahallesini ziyaret etmek, şehirde yapılacak en iyi şeylerden biri. 1516’da Venedik Cumhuriyeti’nin Yahudileri şehrin bu bölgesiyle sınırladığı zaman kurulan dünyanın ilk. Bugün bölgede çok sayıda sinagog, Yahudi restoranı, lezzetli fırınlar ve bir müze bulunuyor.
- Aperatifler
Kısa süreliğine de olsa Venedikliler gibi yaşamak isterseniz onlar gibi yapın ve akşamları aperitivoya gidin.
Yerel halk, bir içki sipariş etmek ve biraz cicchetti (atıştırmalık) yemek için barlara giderler; bu, akşam yemeği yemenin hızlı ve otantik İtalyan yoludur. Geleneksel aperitivo içecekleri, Campari veya Aperol gibi acı portakal alkolü ile yapılır ve üç ana seçenek vardır: negroni, spritz ve americano.
- Palazzo Mocenigo Müzesi’ndeki parfüm atölyesi ile tanışın
Bir müzenin, göründüğü kadar güzel kokması nadirdir fakat Venedik’te bu mümkün. 17. yüzyıldan kalma Palazzo Mocigeno yüzlerce kostüm ve kumaşa ev sahipliği yapsa da burada yalnızca parfüme ayrılmış beş odaya odaklanacaksınız. Bir oda, 16. yüzyıldan kalma bir parfümeri laboratuvarını hala canlı tutuyor; bir diğeri ise enfes bir dekoratif şişe koleksiyonu içerir. Turdan sonra, kendi imza kokunuzu yaratacağınız kısa bir atölye için usta bir parfümcüye katılabilirsiniz.
