Manisa’yı Geziyorum

Reyhan ERYILMAZ

SPİL DAĞI MİLLİ PARKI

Bulunduğu İl: Manisa

İsmi: SPİL DAĞI MİLLİ PARKI

Bulunduğu Konum: Ege Bölgesi’nde yer alan Manisa ili içerisinde Spil Dağı’nda bulunmaktadır.

Ulaşım: Karayoluyla Manisa merkezden 24 km uzaklıkta yer almaktadır. İzmir den ise 50 km uzaklıktadır.

Gediz havzası içerisinde, Bozdağların Kuzeybatısında doğu-batı yönünde bulunan Spil Dağı ,1513 metre yüksekliğe sahip kalker yapılı bir kütledir. Jeomorfolojik ve jeolojik yapılı kalker kayalar, vadiler, lapyalar, mağaralar ve çeşitliliği fazla bitki örtüsüyle bölgenin dikkat çekici gezi yerlerinden biridir. Bitki örtüsü olarak boyları 600 metreye kadar ulaşan Kızılçam ve daha da çok uzayan Karaçam ağaçları genel olarak bölgeye hakimdir. Daha aşağılara dere kenarlarını inildikçe ise çınar ağaçları bulunmaktadır. Bu ağaç türleri dışında ise Laden, Ardıç, Mersin, Sütleğen, Çayırotları gibi türler yayılım göstermektedir.

Manisa’ya özgü endemik tür olan Manisa Lalesinin yanı sıra sümbül, çiğdem, menekşe, papatya, yabani karanfil, böğürtlen, adaçayı ve gelincik gibi sayıları 70’e kadar varan şifalı bitki çeşitlerine ev sahipliği yapmaktadır.

Milli park arazi yapısından kaynaklı olarak dağcılık, atıcılık ve trekking gibi doğa sporlarını yapmaya elverişlidir. Atalanı mevkiinde halkın günübirlik ihtiyaçlarını karşılayacakları ve kamp yapabilecekleri alanlar mevcuttur. Millî Parklar ve Av-Yaban Hayatı Genel Müdürlüğü’ne ait bungalov evlerde konaklama imkânı da bulunmaktadır.

Yaban hayatının çeşitliliği konusunda da birçok hayvana ev sahipliği yapan Spil Dağı Milli Parkı içerisinde karaca, kurt, çakal, dağ keçisi, tilki, akbaba, kartal ve sülün bulunmaktadır. Sülün, tavuksular takımında bulunan büyük kuşların bulunduğu gruba dahildir ve milli parkta sülün üretme istasyonu kurulmuştur. Memeli hayvanlardan ise yöreye özgü yılkı atları, karaca, porsuk, tavşan, tilki, sansar, domuz, çil keklik gibi türler bulunmaktadır.

SPİL DAĞI’NIN ETEKLERİNDE BİR HİKAYE; NİOBE AĞLAYAN KAYA

Çok çeşitli medeniyetlere ev sahipliği yapan Anadolu’muz çeşitli efsaneleri de içinde barındırmaktadır. Gittiğimiz neredeyse her bölgede üzüntülü ve acıklı hikayeler ağızdan ağıza anlatılır. Manisa’da da bu hikâyenin ismi Ağlayan Kaya’dır. Efsaneye göre Niobe ağlaya ağlaya kayaya dönüşmüştür. Spil Dağı’nın en dikkat çekici ve ünlü yeri olan Ağlayan Kaya diğer bir adıyla Niobe Kayası ilk görüşte herkesi şaşırtmayı başarır. Bunun sebebi ise kayanın görüntüsünden kaynaklanmaktadır. Görünüş itibari ile kafasını önüne eğmiş bir şekilde duran ve ağlayan bir kadın figürünü andırmaktadır. Böylelikle de insanları şaşırtmaktadır. Doğal oluşum olan bu kaya mit inanışına göre 12 tane evladını kaybetmiş olan Anadolu kadını Niobe’dir.

Çocukluk yılları bu bölgede geçen Niobe evlilik yaşı geldiğinde Thebai Kralı Amphion ile evlenir ve bu evlilikten altısı kız altısı erkek olmak üzere on iki tane çocukları dünyaya gelir. Zamanla çocukları ve anneliği ile övünmeye başlayan Niobe herkese kafa tutmaya başlar ve kendisini çok fazla çocuğu olduğu için diğer insanlardan üstün görür. Bu sözleri üzerine kadınlar Niobeyi bun davranışı yapmaması konusunda uyarırlar.

Leto ismindeki tanrıçanın bunu duymaması gerektiğini söylerler fakat Niobe söylenenlere kulak asmaz. Fakat bu sözler bir şekilde tanrıçanın kulağına gider. Leto duydukları karşısında çok sinirlenir ve Artemis ile Apollon’u çağırarak Niobe’den bunun hesabını sormalarını ister. Yay ve oklarını alan Artemis ve Apollon Niobe’nin çocuklarını öldürmeye giderler. Avlanmak için kayalıklarda bulunan 6 erkek çocuğu orada öldürürler ve bu haberi duyan 6 kız kardeşte abilerinin öldürüldükleri yere gittiklerinde gece karanlığında Artemis görünmez okları ile kızları da öldürür.12 çocuğu bu şekilde ölmüştür. Anneleri Niobe ağlaya ağlaya artık gözyaşları tükenmiş, feryat etmekten sesi kısılmış ve dilsiz bir canlıya dönüşmüştür. Tanrılan Niobe’nin yaşadığı acı karşısında daha fazla acı çekmesini istemedikleri için onu kayaya dönüştürmüşlerdir. Ve bu kayadan belirli bir noktadan sular akmaktadır ve bunu Niobe’nin gözyaşları olarak yorumlanır.

GÜZELLİĞİN İSMİ; SART HARABELERİ-SARDES ANTİK KENTİ

Lidya’nın başkenti olan Sardes Antik Kenti Manisa Salihli’de Sart beldesinde yer almaktadır. Bu bölgenin 5000 seneyi aşkın zamandır farklı yerleşimlere ev sahipliği yaptığı, Roma ve Bizans dönemlerinin de önemli bir yerleşim yeri olduğu yapılan kazı çalışmaları sonrasında ortaya çıkmıştır. Tarih boyunca paranın basıldığı yer olarak tanınan Lidya döneminin Sardes Kenti ticaret, tarım, hayvancılık ve Sart Çayı’nda yapılan altın madenciliğiyle zenginleşen bir kent olmuştur. Aynı zamanda 14 yy. boyunca da ulaşım ve idari-ticari açıdan önemli bir kenttir. Dini olarak İncil’in vahiy kısmında Hıristiyanlığın batıya dağılması konusunda önemli bir yere sahip olan Batı Anadolu’daki 7 kiliseden biri olma özelliği taşıyan Sardes burada yer almaktadır. ’Bronzlu Ev’ olarak da bilinen bu büyük ve gösterişli yapı Bozdağ (Tmolos) Dağı’nın sırtında ve eski Lidya merkezinde yer alıp o dönemin en gösterişli yapıları arasındadır.

EŞSİZ DOĞASI VE ŞİFASIYLA SALİHLİ KURŞUNLU KAPLICALARI

Kurşunlu Kaplıcaları, Manisa’ya bağlı Salihli ilçe sınırları içerisinde Kurşunlu Deresi’nin kenarında yer almaktadır. Manisa merkeze 65 km, İzmir merkeze 95 km, Salihli merkeze ise 6 km uzaklıkta bulunmaktadır.

Mineral bakımından oldukça zengin olan kaplıca suyu aynı zamanda bikarbonatlı ve florürlüdür. Suyun sıcaklığı 43-91 derece arasındaki kaynaklardan çıkmaktadır. Kaplıca suyunun iyi geldiği bilinen belli başlı rahatsızlar ise kadın ve cilt hastalıları, solunum yolu hastalıkları, sinirsel rahatsızlıklar, romatizma ve kireçlenmedir. Gün içerisinde rahatlıkla gezilip şifalı sulardan yararlanılabildiği gibi konaklama imkânı ile de yerli ve yabancı ziyaretçileri kendine çekmektedir. Bunun için bünyesinde 270 yatak barındıran apartlar ile de konaklama hizmeti sunmaktadır. Herhangi bir olumsuz durum karşısında sağlık memuru, fizyoterapist gibi 50 kişilik sağlık ekibi görev yapmaktadır.

Giriş Ücreti ve Konaklama Fiyatları 2022

Kaplıca içerisinde bulunan termal havuza giriş 1 kişi için 30 TL,

Jakuzili termal havuza giriş 1 kişi için 50 TL, tesis içinde konaklayan kişiler için bu fiyat 30 TL, (1 Jakuziye max 4 kişiliktir)

Saunaya giriş ücreti ise 1 kişi için 50 TL yine tesis içinde konaklama yapan kişiler için bu fiyat 30 TL olarak belirlenmiştir ve sauna süresi 1 saattir.

EGE’NİN PERİ BACALARI KULADOKYA

Kula Peri Bacaları, Manisa’nın Kula ilçesinde yer almaktadır. Manisa merkeze 126 km, İzmir merkeze 141, Uşak merkez 76 km ve Kula merkeze ise 11,7 km uzaklıkta bulunmaktadır.

Volkanik özellikler bakımından oldukça zengin olan bu bölge Burgaz Köyü mevkiinde Gediz Nehri’nin üstünde çeşitli doğa olaylarının (yağmur, ısı değişiklikleri, rüzgâr ve erozyon) etkisiyle peri bacası görünümlü doğal oluşumlar haline gelmiştir. Türkiye’nin ilk jeoparkına sahip olan Kula, Peri Bacaları alanında değerlendirildiğinde 80 adetten fazla volkan konisi bulunmaktadır ve bu bölgede ilk volkan patlamasının 1,2 milyon yıl önce son volkanik patlamanın ise 10 bin yıl önce meydana geldiği tahmin edilmektedir. Peri bacalarının evrimsel süreci ise devam etmektedir. Eşsiz güzelliklere sahip peri bacaları 37,5 hektarlık sit alanı içerisinde yer almaktadır. Bu bölgeye giriş için bir ödeme yapılmamaktadır.

ŞEHRİN MERKEZİNDEKİ ASIRLIK YAPI SULTAN CAMİ

Manisa merkezde yer alan bu yapı 16. Yüzyıl Osmanlı mimarisinin en önemli eserlerinden birine örnektir. Esasında külliye olan bu yapının ana binasını oluşturan cami tuğla ve kesme taşlardan sade bir biçimde yapılmış olup ortasında bir adet büyük yanlarında ise iki küçük kubbesiyle iki minareye sahip bir camidir. 21-24 Mart tarihleri arasında yaklaşık 400 yıldır Mesir Macunu Festivali’nin yapıldığı ve halka saçıldığı bu cami halk arasında Mesir Cami olarak da bilinmektedir.

PEKİ YA GEZERKEN NELERİN TADINA BAKMALIYIZ

-Manisa Kebabı

-Mesir Macunu

-Kırkağaç Kavunu

-Börülce Tarator

-Keşkek

-Salihli Odun Köfte

-Sultaniye Üzümü

-Akhisar Köfte

-Pideli Paça

-Şehzade Tatlısı

-Akhisar Katmeri

-Zeytin ve Zeytinyağı

-Akhisar Maden Suyu

Fotoğraflar: Manisa Valiliği Web Sitesi